PERAKENDECİLİKTE ÇALIŞAN VERİMLİLİĞİ NASIL ARTAR?
Yaptığımız tüm çalışmalar karlılık ve verimlilik üzerine. Bugüne kadar görüşme yaptığımız firmaların %90’ında karlılık ve verimlilik sorunu vardı ve eğitim planlarının esas hedefi buydu. Eğitimleri planlamadan veya karar vermeden önce bir kaç konuda düşünmenizi öneriyorum.
İyi insanları işe alın!
20 yıla yakın deneyimim, katıldığım yüzlerce eğitim, analiz ettiğim firmalar, görüştüğüm ve çalıştığım tüm profesyonel insanları düşündüğümde, önemli olanın “iyi insan”lara ulaşmak olduğunu görüyorum. İyi insan bir çoğu için farklı anlamlar ifade edebilir temel özellikleri aynıdır. Sizin için iyi insan kimse onunla çalışmayı tercih edin. İyi insanlara yapacağınız eğitim yatırımı, yarın yanınızdan ayrıldıkları zaman bile boşa gitmiş sayılmaz. İyi insanların yetişmesinde okullar, öğretmenler ve deneyimlerden önce bir etken vardır. O da aileler. İyi insanı işe alın, tutumlarını analiz edin, onları eğitin.
Onları tanıyın, tek tek ele alın!
İK yöneticisinin veya üst yönetim takımlarının öncelikli görevlerinden biri, çalışanları tanımak ve onlara yönelik eğitim programları oluşturmak. Seçme ve yerleştirme işlemi sırasında 10 dakika daha fazla zaman ayırın ve adayınızı daha yakından tanıyın. Onun için en iyi öğrenme biçimini keşfetmek hem görüşme ile hem de bir çok kişilik envanteri ile mümkün. Bazıları görsel öğrenir, bazıları işitsel, bazıları uygulamalı öğrenir, bazıları teoriyi daha iyi anlar. Bu farklar, beyinlerinin hangi tarafının daha iyi çalıştığı ile ilgilidir. Bir çok insan beynin çeşitli yönlerini aynı anda kullandıklarında daha iyi öğreniyor.
Müşteri ilişkilerine kurumun bakışı
Diyelim ki bir müşteri hizmetleri eğitimi veriyor ya da sağlıyorsunuz. Çalışanların önce kurumun müşteri politikasını hissetmesi gerekir. Bir örnek vereyim. Ev eşyaları satan bir şirketin eğitim planlaması için bekliyoruz. Bir müşteri, senedini geciktirmiş. Şirket, 3 günlük gecikmeye dayanarak, müşterinin kefil gösterdiği kişiyle yetinmemiş, bulabildiği tüm yakınlarını da aramış. Müşteri mağazanın finans departmanı önünde bas bas bağırıyordu, muhtemelen “Siz de ödemenizi doğru zamanda yapsaydınız” yanıtı alıyordu ki, “Ben sizin kaç senelik müşterinizim, bir kere geciktim diye bunu mu yapıyorsunuz?” diye feryat ediyordu. Mağaza çalışanları, müşteriler ve eğitim görüşmesi yapmak için gelmiş olan biz, bu sahneyi izledik. Şimdi bu noktada müşteriyle ilişkileri hangi düzeyde anlatmamız gerekir çalışanlara? Ne kadar inandırıcı olabiliriz?
Gerçekte müşterinizi nereye koyduğunuzu belirleyin, siz bunu inanın ve uygulayın ki, çalışanlar da peşinizden gelsin.
İyileşme sürekli olur!
Bugün bir eğitim verdiniz, sonuçlarını aldınız, seneye hayırlısıyla tekrar bakacaksanız bugün o eğitimi alırken bir daha düşünün. İyileşme ve gelişme sürekliliği varsa bir anlam ifade eder. Sürekli eğitim ortamına inanın ve uygulayın. Bunun için dış kaynak kullanmak zor geliyorsa, iç kaynağınızı doğru kullanın. Haber bültenleri, aylık toplantılar, yayınlar işinizi kolaylaştırır.
Bu maddeleri çoğaltmak mümkün. Sık duyduğum bir cümleyi örnek vereyim, ‘Mağaza müdürünü tüm gün süren eğitimlere göndermek mümkün olmuyor.” Modüler eğitim sistemleri var, uzaktan öğrenme var hatta daha ilerisinde kurumsal akademiler var. Çözüm var. Ama önce siz, eğitimine bir gün ayıramadığınız operasyonel liderinize nasıl bir ciro emanet ettiğinizi düşünün, sonra karar verin.
Hasan AYDOĞAN