MAĞAZA MÜDÜRÜNÜZ UÇABİLİYOR MU?

Uçamıyorsa her gün mağazanın üzerinden kuşbakışı uçuş gerçekleştiremeyecek demektir.

Olmadı.

Uçanı bulun, ya da olanı uçurun.

Mağaza müdürlerinin görevleri üç aşağı beş yukarı aynı aynıdır. Ama müşterinin değişen taleplerine, özellikle ülkemiz piyasasının bol iniş çıkışlı hallerine ve de rekabet koşullarına bağlı olarak bu görevlere karşılık gelen yetkinliklerin artırılması gerekir. En önemli taraf olarak kurumun operasyonel liderinden yani mağaza müdüründen beklentileri, ona verdikleri ile orantılı olarak artmalıdır. Diğer türlü boşa kürek çekmenin önüne geçemezsiniz.

Ne kadar ekmek o kadar köfte!

Bu cümleden oldum olası hazzetmem. İçinde büyük bir çıkar ilişkisi barındırır. Ama doğruluk payı vardır. Bir çalışana veya bir mağaza müdürüne yapacağı işin gerekliliklerini öğretmeden o işin sonuca varmasını bekleyemezsiniz. Kasiyeri ela alın. Kullandığı POS cihazının teknik eğitimini almadan kasanın başına geçemez. Bir mağaza müdürü için de durum farklı değil. Sizi, kurumsal atmosferinizi, mağazanızı, değerlerinizi bilmeden yöneticilik yapamaz.

Bir operasyonel liderin kendisine verilen hedefleri yerine getirebilmesi için 3 aşamalı bir gelişim planı öneriyoruz.

Bu aşamalar:

·         Kendini tamamla.

·         Takımını yönet.

·         Ticareti yönet.

Bu gelişim planını Kargem olarak 1K2T diyoruz. 1K2T yönetim takımlarına şunu soruyor. Gerek satınalma departmanı yöneticiniz olsun, gerek muhasebe departmanı, gerek mağaza yöneticileriniz olsun gerekse bölge müdürleriniz, operasyonel liderlerinizin yetkinlikleri, ortaya koyduğunuz hedeflere uygun mu?

Geçen hafta bu soruyu sorduğum büyük bir yerel zincirin sahibi yakın dostum şu cevabı verdi. “Çalışanlara eğitim aldırmaktan yöneticilere fırsat olmuyor. Gelen gidiyor, eğitiyoruz ayrılıyor, başa dönüyoruz.”

Bir önceki yazıda çalışanların ayrılma nedenlerine değindik. (Tabi bir de milletçe okumamak gibi bir huyumuz var ama biz inatla yazmaya ve paylaşmaya devam ediyoruz.)

Çalışanların büyük bir çoğunluğu amirleri yüzünden işlerini bırakıyorlar. Aralarında hakarete uğradığını, küçük düşürüldüğünü, haksızlık gördüğünü, işiyle ilgili bilgi verilmeden hesap sorulduğunu, ayrımcılık yapıldığını, amirinin yaptığı işi ciddiye almadığını söyleyenler var. Bu cümlelerin her biri çok önemli. Her biri ciddiyetle ele alınmalı.

Bir yöneticinin başkalarını yönetebilmesi için gerekli ilk koşul kendisini yönetebiliyor olmasıdır. Kendini yönetmenin koşulu ise bireysel kişisel gelişimine verdiği önemden ve yatırımdan geçer. Bir operasyonel yöneticinin bir parça psikolog, bir parça sosyolog, bir parça öğretmen ve büyük oranda öğrenci olması çok önemlidir. Aranızda psikolog ve sosyolog gerekliliğine itiraz edenler oldu bile. Unutmayın ki, ilkokul öğretmeniniz bile bir parça sosyolog bir parça psikologdu. Anneniz, babanız… Alim olmak gerekmiyor bazı yetilere sahip olmak için.

Öğrenci kalmayı bilmek, öğrenmeye devam etmek gerekiyor.

İşin sırrı bu.

Her şeyi bildiğini sanan bir insana yükleme yapmanız zordur. Yükünü tuttuğunu varsayar. Öğrenci kalmayı seçen ise açıktır, motivedir, isteklidir. İşinizi kolaylaştırır.

Kendini tanımaya ve tamamlamaya en uygun insanlar onlar.

1K2T’nin ilk adımı da zaten bu.

Haftaya, kendini tamamladıktan sonra takımı yönetme aşaması…

Hasan AYDOĞAN